Tamam da niye ordasın?

Gerek fragmanından gerek isminden son zamanlarda her zaman karşımıza çıkan yeni dönem Türk filmleri gibi gözükebilir. Fakat filmi izleyince bunlarla ilgisi olmadığını hatta tüm bu klişeleri kendi içinde bir metaya dönüştürüp üstüne de bunlarla dalga geçtiğini görebilirsiniz. Filmi izlerken çok yoğun olarak Edgar Wright'ın erken dönem filmlerindeki klişelerle dalga geçme komedisini hissettim. Bazı yerlerde Coen kardeşlerin sinemasında çokça karşımıza çıkan tekrar metoduyla güldürme metoduna da rastlanabilir. Ama beni en çok cezbeden kısım, yıllarca gerek aldığı tiyatro eğitiminden gerekse yıllarca hocası…
Bakıldığında apartman sakinlerinin rastgele değil bir amaç uğruna dizildiği görülüyor. En üst katta zengin sermaye sınıfı, bir alt katında süregiden yönetimin her zaman ensesinde kendini hissettirip en sonunda yıldırarak yönetimi devralan askeriye yani Albay Zafer ve onun altında seçilmiş fakat pasif kalan yönetim; apartmanın ortasında orta direk memur sınıfı ve en alt katta kendi temelini attığı apartmandaki sakinlerin ayak işlerini yapan ama asla yaranamayan işçi sınıfı yani Seyit Efendi.
Albay yönetimi devraldıktan sonra Seyit Efendi üstündeki baskısını daha da arttırarak…